ÖĞRETMENLER BİR GÜNLÜK İŞ BIRAKTI
Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) Adana 1 ve 2 Nolu Şube üyeleri Atatürk Parkı’nda Atatürk Anıtı önünde toplanarak bir günlük iş bıraktıklarını duyurdu.
Öğretmenler, basın açıklaması sonrası Atatürk Anıtı önüne karanfil ve gül bıraktı.
Okullarda kendileri için düzenlenen törenlerde, öğrencilerinin yanında olmak yerine alanlarda olduklarını hatırlatan Eğitim-İş Adana 1 Nolu Şube Başkanı Seher Ergin, eğitimi ve eğitim emekçilerinin durumunun yıllardır günden güne kötüleştiren bir yönetim anlayışı sebebiyle bugün 24 Kasım gününün kendileri için bir gurur nişanesi olduğu kadar aynı zamanda burukluğun da günü olduğunu iddia etti.
ERGİN: “GÖRÜŞÜMÜZ BİLE ALINMIYOR”
Eğitim-İş’in Öğretmenler Günü için binlerce öğretmenle görüştürerek oluşturduğu güncel anketin sonuçlarını paylaşan Başkan Ergin, yöneticiler tarafından öğretmenlerin sözüne/fikrine değer verilmediğini ifade etti. Öğretmenlerin yüzde 72’sinin çalıştığı kurumla ilgili bir karar alınırken görüşünün bile alınmadığını iddia eden Seher Ergin, “Öğretmenlerin yüzde 78’i çalıştığı kurumlarda görevde yükselmenin kişisel ve siyasi referanslardan, yani torpilden geçtiğini; yüzde 88’i de görevde yükselme sınavlarının güvenilir olmadığını düşünüyor. Öğretmenlerin yüzde 63’ü okul yöneticileri tarafından siyasi baskı gördüğünü söylüyor. Öğretmenlerin yüzde 90’ı önü alınmayan eğitimciye şiddet olayları sebebiyle kendini güvende hissetmiyor” diye konuştu.
Öğretmenlerin yüzde 95’inin maaşının yetersiz olduğunu söylediğine vurgu yapan Eğitim-İş Adana 1 Nolu Şube Başkanı Seher Ergin, “Bu maaşla kendim ve ailem için bir gelecek hazırlayamam diyenlerin oranı yüzde 98; yüzde 96’sı ise ‘gelecekten ümitli değilim’ diyor. Öğretmenlerin yüzde 96’sı düşük maaş sebebiyle toplumdaki saygınlığının azaldığı görüşünde. Sınıfındaki her öğrenciye kendi evladı gibi yaklaşan öğretmenlerin yüzde 97’sinin bütçesi kendi çocuklarının ihtiyacını gidermeye yetmiyor. Öğretmenlerin yüzde 65’i esnaf, yüzde 37’si şahıslara borçlu. Öğretmenlerin yarısından fazlası kredi kartının sadece asgari borcunu ödeyebiliyor” şeklinde konuşarak, öğretmenlerin haklarının keyfi şekilde gasp edilmeye başlandığına vurgu yaptı.
“YAŞANABİLİR EMEKLİLİK HAYALİ DE İMKANSIZ”
İnsanca çalışma koşulları ve insanlık onuruna yaraşır bir ücret alamayan öğretmenler için artık yaşanabilir bir emeklilik hayalinin de imkansız olduğunu kaydeden Başkan Ergin, ömürleri boyunca çalıştıktan sonra zaten kuş kadar emeklilik ücreti alacak olan öğretmenlerin, o günler için bir hazırlık da yapamadığını söyledi.
GÜL: “ÇÖZÜM YERİNE ÖNLÜK GİYDİRMEYE ÇALIŞILIYOR”
Maaşından herhangi bir birikim yapamayan öğretmenlerin oranının yüzde 91 olduğunu hatırlatan Eğitim-İş Adana 2 Nolu Şube Başkanı Mutlu Gül ise, “Eğitim emekçisinin, bu sorunlarını çözmek yerin öğretmene önlük giydirmeye çalışan, öğretmeni okuldan çıkarıp imamları sokmaya gayret eden, öğretmenlerin mesleki haklarını teslim etmek yerine o hakları keyfi kriterlere bağlayan, MEB’in raporlarında ortaya çıkan öğretmen açığı kadar bile öğretmen ataması yapmayan, protokol adı altında gerici yapıları eğitimin taşeronu haline getirenlerin boş sözlerine ihtiyacı yoktu” şeklinde konuşarak, eğitim emekçisinin geçinemez, barınamaz ve yaşayamaz hale geldiğini kaydetti.
“LİYAKAT ESAS ALINMALI”
Taleplerini de sıralayan Başkan Gül, insanlık onuruna yaraşır bir ücret alıp, insanca yaşamak istediklerini söyledi. Eğitim çalışanları arasında ayrımcılık oluşturacak uygulamalara son verilmesini de talep eden Başkan Gül, “Ücretli, sözleşmeli öğretmenliğe son verilmesini, kadrolu güvenceli atama yapılmasını istiyoruz. Öğretmen ve yönetici atamaları başta olmak üzere tüm atamalarda mülakatın kaldırılmasını, tüm kademelerde somut kriterler ile liyakatın esas alınmasını istiyoruz. Ek ders ücretlerimizin emekliliğe sayılmasını talep ediyoruz” şeklinde konuşarak, eğitim emekçilerinin köle değil geleceğin mimarları olduğunun idrak edilmesini istedi.
“Her şeyden önemlisi meslek onurumuzu geri istiyoruz” şeklinde sözlerini sürdüren Eğitim-İş Adana 2 Nolu Şube Başkanı Mutlu Gül, “Başöğretmenin eğitim neferleri olarak, Eğitim-İş olarak yarın Ankara’da düzenleyeceğimiz büyük buluşmayla hep bir ağızdan bu gerçekleri haykıracak, ardından Başöğretmenimizin ebedi istirahatgahına yürüyerek saygımızı sunacağız. Eğitimin aynı zamanda ülkenin geleceği için hayati olduğunu hatırlatıyor, çocukları için iyi bir eğitim, ülkesi için parlak bir gelecek düşleyen tüm yurttaşları mücadelemize destek vermeye davet ediyoruz” şeklinde konuşarak sahip çıkılmasını istedi.