REWA Anatolia Fuarı’nda geri sayım başladı

Toplantıya Pozantı Belediye Başkanı ve Çukurova Belediyeler Birliği Başkanı Mustafa Çay, ADASO Başkanı Zeki Kıvanç, Adana Ticaret Odası (ATO) Başkanı Yücel Bayram, Solis Fuarcılık Genel Müdürü Feraye Gürel, Proje Koordinatörü Ebru Can ve Çukurova Belediyeler Birliği Müdürü Demet Avşar da katıldı.

“BİSİKLET HEDİYE EDİLECEK”

REWA Anatolia-Geri Dönüşüm ve Atık Yönetimi Fuar ve Konferansı’nın 15-17 Şubat’ta Adana TÜYAP’ta ziyarete açılacağını belirten Solis Fuarcılık Genel Müdürü Feraye Gürel, fuar kapsamında 670 metal kutu getirene bisiklet hediye edileceğini müjdeledi. REWA Anatolia hakkında bilgi veren Solis Fuarcılık ve Danışmanlık Hizmetleri A.Ş. Genel Müdürü Gürel, dünyanın büyük bir telaş içinde olduğunu söyledi. Çoğunluğu insan kaynaklı sebeplerle iklimin değiştiğini ve dünyanın ısındığını belirten Gürel, “Kağıt üzerinde 1,5 derece ısınma göreceli olarak çok büyük bir fark gibi algılanmasa da sebep olduğu ve olacağı etki çok büyük. Atıklarda sera gazı emisyonlarının yükselmesi başta olmak üzere su, toprak, hava gibi kaynakların geri dönülemez şekilde kirlenmesine neden oluyor” dedi.

REWA Anatolia’nın Adana’nın ilk sürdürülebilirlik fuarı olduğunu belirten Gürel, “Sürdürülebilir geleceğe inanan ve bu yönde çalışmalar gerçekleştiren Yolis Renewable Hub olarak, sanayileşmede ülkemizin öncü illerinden, gelişmiş üretim altyapısı, yapımı devam eden mega projeleri ile genç ve dinamik bir nüfusa sahip Adana’da, Adana Büyükşehir Belediyesi, Adana Valiliği, Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi ve Adana Ticaret Odası’nın destekleri ile REWA Anatolia Geri Dönüşüm ve Atık Yönetimi Fuar ve Konferansı’nı düzenleme kararı aldık” diye konuşarak, atık yönetiminde yerel yönetimlerin büyük kurtarıcı rol üstlendiğine dikkat çekti.

CAN: “TÜRKİYE’DE, 2022 YILINDA 29,4 MİLYON TON TEHLİKELİ ATIK BİRİKTİ”

Sektör hakkında genel bilgiler veren Proje Koordinatörü Ebru Can, hedeflerinin 5 bin 500 ziyaretçiye ulaşmak olduğunu ifade etti.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2022 yılı atık istatistikleri raporuna göre toplam atık yönetimi ve kaynaklarına değinen Can, Türkiye’de, 29,4 milyon ton tehlikeli atıkla birlikte 109,2 milyon ton toplam atık üretildiğini söyledi. İmalat sanayi, maden işletmeleri, termik santraller, OSB’lerin ve hane halkının ürettiği atık miktarını da açıklayan Can, bunun 5,4 milyon tonunun tehlikeli atık olduğunu belirtti. Toplam atığın 28 milyon ton atık olduğunu ifade eden Can, bunların yüzde 11,4’ünün lisanslı tesislere gönderildiğini veya maden/taş ocaklarının geri doldurulmasında kullanıldığını kaydetti.

OSB müdürlükleri alt yapı hizmetleri ve atık su arıtımı faaliyetleri sonucu oluşan atıkların yanı sıra belediyelerde toplanan atık miktarlarının yanı sıra atık işleme tesislerinde gerçekleşen işlem miktarlarını da açıklayan Proje Koordinatörü Ebru Can, 2022 yılında 133,2 milyon ton atık toplandığına değindi. Bunlardan 81,4 milyon tonunun bertaraf edildiğini, 51,7 tonunun ise geri kazanıldığını ifade eden Can, “81 milyon tonu düzenli depolama tesislerinde bertaraf edilirken, 450 bin tonu yakma tesislerinde bertaraf edilirken, 3,2 milyon tonu ise beraber yakma tesislerinde enerji geri kazanımı için yakıldı” diye konuştu.

“155 MİLYON DOLARLIK YEŞİL DÖNÜŞÜM KREDİSİ GELDİ”

Dünya Bankası’ndan Türkiye’ye 155 milyon dolarlık yeşil dönüşüm kredisinin geldiğini hatırlatan Ebru Can, bunun Türkiye’deki şirketlerin çevresel sürdürülebilirlik çabalarını desteklemek amacıyla kullanılacağını söyledi. Kredinin Türkiye Sınai Kalkınma Bankası aracılığıyla kullanılacağını ifade eden Can, “Türkiye Yeşil Fonu, Maxis Girişim Sermayesi Portföy Yönetimi A.Ş. ile işbirliği içinde yönetilecek ve yeşil şirketlere sermaye finansmanı sağlayarak yeşil dönüşümü destekleyecek. Ayrıca, Avrupa Birliği Komisyonu, mikroplastik içerikli ürünlerin yasaklanmasını başlattı. AB Komisyonu, plastik kirliliğinin sadece poşetler veya ambalaj malzemeleri ile sınırlı olmadığını, mikroplastiklerin de büyük bir sorun oluşturduğunu belirtiyor” şeklinde konuşarak, plastiklerin dönüşümüyle sera gazı emisyonlarının azaldığına dikkat çekti.

ÇAY: “GERİ DÖNÜŞÜM BELEDİYELERİN OLMAZSA OLMAZI”

Pozantı Belediye Başkanlığı’nın yanı sıra Çukurova Belediyeler Birliği Encümen Üyesi olarak katıldığına vurgu yaparak konuşmasına başlayan Mustafa Çay, bünyelerinde Osmaniye, Hatay, Mersin ve Adana’yı içine alan 46 üye belediyenin bulunduğunu söyledi.

Geri dönüşüm ve atık yönetiminin belediyelerin olmazsa olması olduğu için burada olmaları gerektiğine vurgu yapan Başkan Çay, “Geri dönüşüm hakikaten yerinde ayrıştırmayla başlayan öncelikle vahşi depolamayla bugünlere geldi. Gerçekten çevreyi, toprağı ve suyu ciddi anlamda kirlettiğimiz için gelecek nesillere yaşanabilir mutlu ve huzurlu bir dünya gelecek vaat etmemiz gerekiyor. 2009 yılında belediye başkanı oldum. 15 yıldır belediye başkanlığı yapıyorum ve 2010 yılında Çukurova Kalkınma Ajansı’ndan geçirdiğim bir geri dönüşüm projesiyle Pozantı’nın yıllarca Çakıt Çayı Vadisi’ne, Belemedik Vadisi’ne vahşi depolama sistemiyle depolanan ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan ceza da yemiş olduğu bir ortamı bugün çok şükür ki yerinde ayrıştırarak geri dönüşüm firmalarıyla paydaş olarak, anlaşmalar yaptık. Büyükşehir Belediyesi’nin taşıma sistemiyle günlük iki TIR dolusu Pozantı’nın çöpleri buradan atık depolama sistemine dahil ediyoruz” diye konuşarak, geri dönüşümün öyle alelalâde konuşulacak bir şey olmadığına vurgu yaptı.

“MİLLİ EĞİTİM MÜFREDATINA GİRMELİ”

Geri dönüşümün Milli Eğitim müfredatına girecek ve ilköğretimden itibaren ders konusu olarak işlenmesi gerektiğinin altını çizen Başkanı Mustafa Çay, “Milli güvenlik kadar önemli olduğuna inanıyorum. Bu kadar da net ifade ediyorum. Çünkü geri dönüşüm bilinci daha çocuğun ilköğretim okulundaki kantinden aldığı bir krakerin poşetini, meyve suyunun kutusunu dışarı atmamakla başlayacak kadar ve hatta küçük bireylerin ebeveynlerini eğitebileceği bir süreci taşıyan bir sistem. Daha önce Pozantı’da geri dönüşüm sistemini ilk başlattığımızda bütün evlere poşet dağıttım. Sonuçta telefon ettiklerinde evlerden toplamaya başladık. Gördük ki, yaz geldiğinde verdiğimiz poşetlerle soba borularının paketlendiğine şahit olduk. Kül varilleri yaptırdım. Kül varillerinin ise evlerin avlularında maydanos yada nane dikilen bir sisteme dönüştüğünü ya da başka amaçlarla kullanıldığını gördüm. Bu bir bilinç” şeklinde konuşarak, bunun Türkiye’nin gerçekleri olduğunu ifade etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın sıfır atıkla ilgili çabasının belli bir noktaya geldiğini hatırlatan Pozantı Belediye Başkanı Mustafa Çay, “Gerçekten çok önemli bir konu. Onun için bu fuarcılıkta bunun bütün detaylarını hep birlikte göreceğiz. Adana OSB’de çok önemli geri dönüşüm firmalarımız var. Hem ithalatta, hem ihracatta ciddi anlamda iş sirkülasyonu hem de istihdam oluşturuyorlar. Seyhan Belediyesi Zabıta Müdürlüğü yaptığım dönemde mahalle aralarındaki küçük dönüşüm atölyeleriyle, hurdacılarla mücadele ettiğim günleri de hatırlıyorum. Aslında işin mutfağından geliyorum. Mutfaktan geldiğim için de 2010 yılında Kalkınma Ajansı ile birlikte geri dönüşümü başlattım” diye konuşarak, geri dönüşüm bilincinin mutlaka ilköğretim okullarında oluşturulması gerektiğine dikkat çekti.

KIVANÇ: “İHRACAT YAPAMAZ HALE GELEBİLİRİZ”

Geri dönüşümün tüm dünyada her geçen gün öneminin arttığına değinen Adana Sanayi Odası (ADASO) Başkanı Zeki Kıvanç da, ülkelerin bu konuda özel stratejiler ve politikalar geliştirmeye başladığına vurgu yaptı.

Kendilerinin de hem TOBB hem de ADASO olarak her fırsatta geri dönüşüm trendini yakalamanın önemini anlattıklarına değinen Kıvanç, “Bu trendi yakalamayan firmaların belki de ihracat yapamaz hale geleceğini ve önemli pazar kayıpları yakalayacaklarını dile getiriyoruz. Önümüzde oldukça zorlu bir süreç var. Dünya önemli bir değişim ve dönüşüm içinde. Kimi kesimlerin ikiz dönüşüm olarak da adlandırdıkları, küresel ısınma ve dijitalleşme kaynaklı önemli bir dönüşüme şahitlik etmekteyiz” diyerek, bu sürecin önemli ayağının ve alt kırılımının yeşil mutabakat, karbon ayak izi, su ayak izi, döngüsel ekonomi, geri dönüşüm, tarladan çatala stratejisi, karbon piyasası veya sürdürülebilirlik olduğunu ifade etti.

“TÜRKİYE, OLUMSUZ ETKİLENMEDE 3. SIRADA”

Avrupa Birliği’nin, Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizmasını hayata geçirdiğini hatırlatan ADASO Başkanı Zeki Kıvanç, sürecin 1 Ekim 2023’ten 31 Aralık 2025’e kadar bir geçiş dönemi olarak uygulandığını ve 3 aylık raporlama yükümlülüğünün olduğuna dikkat çekti. Mali yükümlülüklerin devreye girdiği 1 Ocak 2026 itibarıyla asıl uygulama döneminin başlayacağına vurgu yapan Başkan Kıvanç, “Uzmanlara göre, 2026’da Avrupa Birliği Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması Yönetmeliği uygulamasından Çin ve Rusya’nın ardından en olumsuz etkilenecek ülke; Türkiye. Avrupa Birliği, Sınırda Düzenleme Mekanizması Yönetmeliği ile üretim esnasında salınan karbon emisyonları için ithal ürünlere ilave ücret getiriyor. Böylelikle diğer ülkelerde daha temiz üretim yapılmasını sağlamayı ve Avrupa Birliği üreticilerinin rekabetçiliğini korumayı hedefliyor” şeklinde konuşarak, bu süreçten kaçabilme şansımızın olmadığını söyledi.

BAYRAM: “KATI KURALLAR KOYULMALI”

Adana’nın, yüzde 72’yle Türkiye’nin en büyük geri dönüşüm şehri olduğunun altını çizen Adana Ticaret Odası (ATO) Başkanı Yücel Bayram, “Hepimizin evinde çöp var. Evimizde ayrım yapmıyoruz. Yapıyorsak da götüremiyoruz. Çöp konteynırlarına atıyoruz. Bu ülkemizin büyük sorunu. Plastik şişelerdeki suyu tüketiyoruz. Hatırlar mısınız? Bu şişelerin kapağı toplanıyordu. Bunu alıp yerine su veriyorlardı. Ya çok kıymetli. Su içtiğimiz cam şişenin maliyeti 4 lira 20 kuruştu. Şu an ne kadar bilmiyorum ama biz ne yapıyoruz onu? Çöpe atıyoruz. Ülkenin bir karar alması ve çok katı kurallar koyması lazım” diye konuşarak, Sarıçam çöplüğünün kaldırılmasını istedi.